Blog

  • BODRUM-TANZANYA

    30 Kasım sabahı ailece erken uyanıp Bodrum havaalanına hareket ettik.Bu seferki rota:ZANZİBAR(TANZANYA)..Bodruım’dan saat 9’da hareket eden uçak 10’10 da Atatürk Hava Limanına indi.Dar üs Selam ‘a uçak gece  saat 1.de..Bütün gün istanbul’u gezerek geçirdik.Şansımıza hava yazdan kalma bir hava..
    Uçak saatinde hareket etti. Uçağın yarısı boş. Bunu fırsat bilerek hemen 4.lü sıralı koltuklara yerleşerek postu serdim. Sabaha kadar yatağım artık hazır. Yemek servisinde uykuya dalmışken kızım Mehlika uyandırdı. Çok geçmeden tekrar uyuyarak sabah saat 8’de Entebbe(Uganda) havaalanında uyandım. Entebbe ‘de yolcuların çoğu indi. Uçak boşaldı. Dar üs Selam’a gidecek yolcuların uçaktan inmelerine izin vermediler. Havaalanı göl kenarında. Victorya Gölü’nü uçağın merdivenine çıkarak etraflıca seyrettik. Gölün her tarafı yeşilliklerle kaplı. Uçağın yakıt ikmali de yapıldıktan sonra hareket etti. THY. yine lezzetli yemek servisine başladı.1 saat 35 dk. süren yolculuktan sonra tepeden tek katlı ve üstü çinko ile kaplı evlerin büyük çoğunlukta bulunduğu Darüs Selam’ın mütevazi havalimanına indik.İstanbul-Darüs Selam yolculuğumuz Entebbe’deki 1 saatlik mola ile tam 8.5 saat sürmüştü.

  • NEGOMBO-OCAK /2010

    23 Ocak sabahı Hikkaduva’daki otelden ayrılarak  otelin önünden geçen Colombo -Galle oto yolunda çıkıp Negombo ‘ya gitmek için otobüs beklemeye başladık. Daha sonra gelen otobüste yer bularak bütün yol boyunca denizi seyrederek Colombo’ya otobüs terminaline geldik. Negombo otobüsüne  binmek için sırada

    bekleyen kuyruğa eklendik. Hava her zaman olduğu gibi çok sıcak. Otobüs hınca hınç dolduktan sonra hareket etti. Biz yer bulup oturduğumuz halde zor nefes alıyorduk. Bir saatlik Negombo yolculuğu çok zor geçti. Negombo havaalanına çok yakın olması nedeniyle Colombo’ya tercih ediliyor. Garajda iner inmez ilk işimiz bir lokantaya girip karnımızı doyurmak oldu. Daha sonra bir tuktukçu ile anlaşarak plaja gidip otel aradık. Sahilde”Sunny Side Guest House”te gecelik 1200R.anlaştık.Colombo’dan buraya otobüs biletine 41 kuruş ödedik. Otelimiz orta şekerli bir otel. Sivrisinek var. Her yerde olduğu gibi burada da cibinlik var..
    Plaj cansız..Deniz dalgalı..Sahilde şezlong yok. Turist çok az. Negombo halkının çoğunluğunu hiristiyanlardan oluştuğu için bu Ocak ayının son günlerinde her tarafta özellikle kilisenin çevresi bir karnaval  havasında. Gece geç vakitlere kadar Negombo’nun her tarafında bu karnaval kutlamaları bitmedi. Gece maytap gürültüsünden uyuyamadık. Sri Lanka’da son gecemizi Negombo’da geçirdik. Sabah saat 5’te bizi havaalanına götürecek olan tuktukla 15dk.süren yolculuktan sonra havaalanına geldik.700R.(7USD)ödedik. Airasia uçağı ile geldiğimiz

    Kualalumpur’a dönüş yapacağız.

  • BAKÜ’DE ALIŞVERİŞ

    Azerbaycan’da orta tabaka yok gibi. Halkın çoğunluğu ya zengin ya da dar gelirli yoksul kesimden oluşuyor.Rusça “Ticari”anlamına gelen TARGOVİ  Bakü’nün en büyük alışveriş bulvarı. Targovi Bulvarı  araç trafiğine kapalı…Bu yüzden herkes burada yürüyerek, dinlenerek, alışveriş yaparak gününü geçiriyor. Türkiye’nin en seçkin  mağazaların yanında dünyanın en ünlü marka mağazaları da bu
    Targovi’de karşınıza çıkar.Çakma (sahte)mal satan mağaza göremezsiniz.Aynı zamanda burada bizim dönerciler dahil her mutfaktan yemek

    sunan restorantları bulabilirsiniz.Fastfoodçuları  da ..Targovi Bulvarı o kadar uzun ki bir baştan diğer başa gezeyim derseniz bunun için
    fazla zaman ayırmanız gerekir.Tabi ki burada fiyatlar da  buradaki ihtişam ve lüksle orantılı.Kaliteli mal ,iyi para ..Targovi yi özetlersek bizim Beyoğlu-Nişantaşı ayarında bir yer. Bakü’de bizim Migros tipindeki RAMSTORE’lere pahalı oldukları gerekçesiyle halkın ilgisi az .Sahilde bulunan PARK BULVAR MALL dış tarafı cam ve içi son derece temiz bir alış veriş merkezi.İçinde her çeşit markayı satan mağazalar var. Burası genellikle gençlere hitap ediyor. Marketlerde her çeşit Türkiye’den gelme yiyecek ve içecek bulunuyor. Hem dil ve  hem de yiyecek yönünden Azerbaycan’da zorluk çekmezsiniz. Dinlenmek için de deniz kenarındaki parklara gidip oturmanız yeterli.
    Çok güzel dizayn edilmiş kilometrelerce park ve yollar. Oturma ve dinlenme yerleri de şahane. Ben Azerbaycan’da en çok bu park ve dinlenme yerlerindeki kafeleri, havuzları ve özellikle oturma yerlerini çok beğendim…

  • ESKİ BAKÜ

    Bakü Azerbeycan”ın kalbi sayılır.Şimdiki modern Bakü’nün içinde canlı bir tarih olan ESKİ BAKÜ  çok iyi korunarak günümüze kadar geldiğini sevinerek gördük.Eski Şehir aynı zamanda taş işçiliğinin bir şaheseri…
    Mardin’deki mimariye benzer bir tarz hakim..Şehrin girişinde meşhur “KIZLAR KALESİ” gelen ziyaretçileri karşılıyor.Yapı yuvarlak,kule biçiminde..Eski Bakü araba trafiğine kapalı;ancak evi burada olanlara arabaları ile girişlerine izin veriliyor.Bundan da anlaşılıyor ki tarihe gerekenden de fazla önem veriliyor.Eski Şehrin tüm yolları da taş döşemeli..Giriş noktalarında bariyerler var.Eski Şehir’de yaşayanlara kartlar verilmiş.Kartsız araba  ile giriş mümkün değil..Eski Şehir’de bakımsız,yıkık dökük bir yapı bulamazsınız.Bu tarihi dokunun içinde yer yer turistik eşya satan şirin dekorlu dükkanları,tarihi yapılar içinde modern dizayn edilmiş restorant ve minik marketleri görmek olası..Rodos Adasına tarihsel mimari yönünden bir çok benzerlikleri Eski Bakü’de görünce çok şaşırdığımı söyliyebilirim.Kule ve özellikle hamam kubbelerindeki mimari ustalık birbirlerine çok benziyor…

  • SRİ LANKA-GALLE 21 OCAK 2010

    Galle çarşısında gezerken Arap asılı bir baharatçı dükkanına girdik.Yarım kg.Tarçın(500 R),Yarım kg.karanfil
    (300R.), 200 GR.Çörek Otu,150gr.Acı Biber(60 R) aldım.Bir hafta sonra yapılacak genel seçimler için Galle
    ve çevresinde her yerde kalabalık yürüyüşler, mitingler, araba konvoyları. Akşam  Mafya’nın otelindeki son gecemiz. Balık yiyelim dedik.2 balık,salata ve cips için 1500 R. deyince pahalı dedik. Sonra bir büyük balıkcips salata için 750 R anlaştık. Restorant da kalabalık; yemekleri de Mafya pişiriyor.
     Sabah erkenden mafya geldi. Oğlunu okula götüreceğinden erken vedalaştık. Biz de erkenden yola koyularak HİKKADUVA’ya Tuktukla gitmeye karar verdik. Sri Lanka tuktukları Tayland tuktukları gibi sarsmıyor. Çok rahat, havadar.40 dk.Tuktukla  sürecek yolculuk için 800 R.anlaştık. Hikkaduva’da “TİMEN TİDE BEACH
    RESORT” otelde gecelik oda için 1750 R. anlaştık. Odamız 2.katta .Otel deniz kenarında ..Yeni yapılmış ve son derece temiz. Yalnız deniz çok dalgalı. Sörfçüler için ideal bir yer Hikkaduva. Bu yüzden sahil sörfçülerle dolu. Unawatuna Plajı çok daha güzeldi. Anayoldan denize doğru uzanan otelimizin yol tarafında da bir Pizza
    salonu var. Otel 3 katlı…

    Bakımlı bir bahçesi, deniz kenarında birkaç şezlong ve masası bulunuyor. Çevrede yol üstünde küçük restorantlar, ufak marketler, meyva satan dükkanlar. Restorantların hemen bütününde “Roti” (börek) bulmak mümkün. Bizim ağız tadımıza uygun. Gece deniz manzaralı balkonda oturarak Seylan çayımızı içtik. Balkondan manzara şahane..

  • UNAWATUNA PLAJI-GALLE

    Konakladığımız Sunny Beach Oteli  Dünyaca ünlü 7 plaj arasında yer alan Unawatuna ‘nın tam ortasında yer alıyor. Sahil çok güzel. Bunaltıcı sıcaklarda bile her zaman serin esinti eksik olmuyor. Otelin sahibinin adı Upali olmasına rağmen uyanıklığı  ve bize ev satmak için yaptığı ataklardan dolayı biz ona “mafya” adını verdik. Her akşam teknesinde taze yakaladıkları balıkları pişirip restorantında  müşterilere sunuşu da çok ilginç. Teröre karşı komando olarak çalışmış,terör sona erince otelin bulunduğu yerde bir lokanta açmış daha sonra  tusunami ile bu lokanta yıkılmış, uykuda olan aşçısı da ölünce buraya bu oteli yapmış..Kulakları çınlasın onun sayesinde çevreyi, satılık evleri, Budist manastırını ve güzel bahçe içindeki evini gezdik. Mavi tuktuku ile çevreyi etraflıca dolaşma fırsatı bulduk. UNAWATUNA ile Galle arası 7km.Tuktukla 250 R.Yerli halk Galle’ye”GOL diyor. Galle’nin merkezi çok canlı. Galle’de özellikle balıkların bolluğu  ve balık fiyatlarının ucuzluğu dikkatimi çekti. Galle’de baharat da çok bol ve çok ucuz..Toprak kaplarda satılan yoğurdun tadı şahane. Sri Lanka’da bu mandadan yapılan yoğurda  “CURD ”  adı veriliyor. Daha sonra Hindistan’a yaptığım gezide birçok yerde bu lezzetli “curd”u yeme fırsatı buldum. Galle FAS’ta çok hoşuma giden ESSUARA’yı çağrıştırıyordu. Bodrum’un 20-25 yıl önceki hali. Galle’de kalenin içinde mimarisi değişik bir cami var. Bu caminin çevresinde 200 hanelik Arap asıllı bir müslüman cemaat yaşıyor.

  • NUVARA ELİYA-GALLE YOLCULUĞU 18 OCAK 2010

    18 Ocak sabahı Nuvare Eliya’daki otelden ayrılarak otobüs terminaline geldik.Deniz kenarında  ve otobüsle 5 saat uzaklıktaki HAMBOTATA’ya kişi başı 284 R.ödiyerek üç bilet aldık.Bindiğimiz eski Leyland otobüsün son durağı Galle. Galle buradan 8.5-9 saat ..Bu uzun yolculuğu göze alamadığımız için H ambotata’da bir gece kalıp ertesi günü Galle”ye geçelim dedik. Hambotata’ya gelip buranın çok küçük bir yerleşim  yeri olduğunu görünce aynı otobüsle Galle’ye devam ettik. NUVARE ELİYA-GALLE yolu  inişli ve bol virajlı bir yol. Dağlardan sürekli aşağıya inen yol aynı zamanda çok dar. Yolcular ve şoför yollarda gördükleri Budha heykellerinin önünde eğilerek dua ettikten sonra yola devam ediliyor. Muavin de paketleyip getirdiği lahana, havuç, pırasadan oluşan poşetleri  otobüsü bekleyen müşterilerine
     çabucak dağıttıktan sonra otobüs yoluna devam ediyor…Galle’ye 7 km kala dünyaca ünlü UNAWATUNA a  plajında indik.Biraz yürüdükten sonra deniz kenarına geldik. Unavatuna Plajının tam ortasında bulunan SUNNY BEACH Otelde gecelik 1500 R.anlaştık. Oda fanlı ,orta şekerli bir oda.Cibinliği var.9 saatlik yolculuk hepimizi epeyce yormuştu. Otelin sahildeki restorantına inip kendimize güzel bir balık ziyafeti çektik.